İnşaat sektörü, dünya genelinde sera gazı salınımının en büyük nedenlerinden biri olarak bilinmektedir. Ancak, Tokyo Üniversitesi’nden araştırmacıların geliştirdiği yeni bir süreç, bu durumu kökten değiştirebilir. 2021 yılında ortaya çıkarılan bu yöntem, yenilenebilir beton üretimini mümkün kılarken, yıkılan binalardan elde edilen malzemeleri ve atmosferdeki CO2’yi kullanarak beton üretebilmektedir. Bu sayede hem çevreye verilen zarar azaltılmakta hem de doğal kaynaklar korunmaktadır.
Yöntem ve Teknoloji Detayları
Yeni geliştirilen bu teknoloji, “Calcium Carbonate Circulation System for Construction” (İnşaat için Kalsiyum-karbonat sirkülasyon sistemi – Kısaca C4S) adıyla anılmaktadır. Bu yöntem, geleneksel beton üretiminde kullanılan kireçtaşı yerine, yıkılan binalardan elde edilen beton ve havadaki karbondioksiti kullanarak kalsiyum karbonat betonu üretmektedir. Bu süreç, geleneksel beton üretiminde gereken yüksek ısıl işlemleri ortadan kaldırdığı için sera gazı salınımını büyük ölçüde azaltmaktadır.
İlk denemelerde küçük ve düşük mukavemetli bloklar üretilirken, sonrasında bir okul binasından elde edilen beton kullanılarak daha büyük ve dayanıklı bloklar oluşturulmuştur. Üretilen bu beton bloklar, konut inşaatları ve kaldırım yapımı gibi çeşitli alanlarda kullanılabilecek kadar güçlü hale getirilmiştir.
Gelecek Hedefler ve Uygulamalar
Araştırmacılar, bu yenilenebilir beton teknolojisinin potansiyelini daha da ileri taşımayı hedeflemektedir. 2030 yılına kadar bu beton blokları kullanarak iki katlı bir ev inşa etme hedefi bulunmaktadır. Ayrıca, beton endüstrisini devrim niteliğinde dönüştürmek için farklı yöntemler araştıran diğer şirketler de bulunmaktadır. Örneğin, tamamen çimentosuz beton üreten şirketler de mevcuttur.
Sonuç ve Değerlendirme
Yıkılan binalardan üretilen beton, inşaat dünyasında çevre dostu bir devrim yaratabilir. Hem sera gazı salınımının azaltılması hem de doğal kaynakların korunması açısından büyük önem taşıyan bu yenilikçi teknoloji, sektörde olumlu etkiler yaratabilir. Detaylı bilgi için Advanced Concrete Technology dergisinde yayımlanan araştırmaya göz atabilirsiniz.
0 Yorum