19. yüzyıl başlarında Avrupa’yı saran merak ve gizem dolu hikayesiyle tanınan ‘Kayıp Avrupalı Prens’ Kaspar Hauser, modern adli tıp teknikleri sayesinde nihayet aydınlatılıyor. Yapılan yeni araştırma, Hauser’ın gerçek kimliğini açığa çıkarırken, beraberinde yeni soruları da getiriyor.
Kayıp Avrupalı Prens Kaspar Hauser’ın Hikayesi
1812 yılında doğan ve 1833’te ölen Kaspar Hauser, iddialarına göre karanlık bir hücrede izole bir şekilde büyüdüğünü iddia eden Alman gençti. Hauser’ın ortaya attığı iddialar ve gizemli ölümü, o dönemde büyük tartışmalara yol açmıştı. Bazı teoriler onu Baden dükalığının bir prensi olarak gösterirken, diğerleri ise sahtekarlıkla suçluyordu. Yapılan yeni araştırma, bu karmaşayı aydınlatmak için gerçekleştirildi.
Genetik Analizle Aydınlatılan Gerçeklik
1828 yılında Almanya’nın Nürnberg şehrinde ortaya çıkan ve kendisini “Kaspar Hauser” olarak tanıtan genç adam, Avrupa’da büyük ilgi uyandırmıştı. Hauser’ın zindanda yıllarca kapalı tutulduğu ve sadece iki mektupla dış dünyayla iletişimde olduğu iddia ediliyordu. Son yıllarda, genetik uzmanı Turi King liderliğindeki bir bilim ekibi, Hauser’ın DNA örneklerini inceleyerek gerçek kimliğini araştırdı. Yapılan genetik analizler sonucunda, Hauser’ın Baden Hanedanı ile genetik bir bağlantısının olmadığı ve ‘Prens Teorisi’nin yanlış olduğu ortaya çıktı. Hauser’ın Westeurasian kökenli olduğu belirlendi, ancak coğrafi kökeni net olarak tespit edilemedi.
Yapılan bu detaylı genetik analizler, Kaspar Hauser’ın gizemli hikayesine yeni bir bakış açısı getirirken, Avrupalı prensin gerçek kimliği hakkındaki bilinmeyenleri aydınlatmaya devam ediyor.
0 Yorum